Kişisel İmaj

Kişisel İmaj

İnsanlar çevrelerini beş duyuları aracılığıyla algılarlar. Her ne kadar dış dünya insan algılarının ötesinde bir varoluş sergilese de, insanlar gördüklerine, duyduklarına, dokunduklarına, tattıklarına ve hissettiklerine inanırlar. “Algı tek gerçekliktir. Ben kendiminkini yaratmayı seçtim, diğerleri kabul etmeyi seçiyor.”( 2008 yapımı Felon isimli filmden.)

İnsanlar yalnızca çevrelerini algılamakla kalmaz, bu çevrede yaşayan insanlar hakkında da algılar taşırlar. Birinin bir başkası hakkında ilk görüşte veya zamanla oluşan değerlendirmesi, değerlendirmeye konu olan kişinin değerlendiren insanın zihninde oluşan imajıdır. Buna “kişisel imaj” denilmektedir...

Kişisel imajın ne olduğu ve nasıl oluşturulabileceği konusundan bahsetmeden önce imajın tanımını yapmakta fayda olabilir.

“İmaj, bir ürünün, bir kişinin, bir şeyin nasıl bilindiği ve algılandığıdır.”

İmaj konusunda belki de yaratılışları itibariyle en başarılı canlılar hayvanlardır. Bu yetenek onlara doğuştan verilmiştir. Bu duruma örnek olarak, bir böceğin düşmanı karşısında “ölü rolü” yapması, bazı hayvanların (örneğin, bukalemun) bulundukları yere göre renk değiştirmesi, bazı kurbağa türlerinin düşmanlarıyla karşılaştıklarında vücutlarının kırmızı olan yerlerini göstermesi (kırmızı renk, bir canlının zehirli olduğuna işaret edebilmektedir) gösterilebilir. Bu örneklerden farklı olarak düşünen bir canlı olan insan, kendi imajıyla ilgili olarak tecrübelerden ve bazı bilimsel verilerden hareket etmek durumundadır.

Kişisel imaj, kişilerin zihninde başkalarıyla ilgili olumlu yada olumsuz algıları ve düşünceleridir ve bu algılar yönetilebilmektedir. İmaj, ünlü insanlar için söz konusu olduğu düşünülen yada bir kişinin saçında, giyiminde veya kendisiyle ilgili herhangi bir fiziksel bir değişiklik yaptığında ''imajını değiştirmiş'' gibi kurulan cümlelerden çok daha öte bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Hemen herkes için bir kişisel imaj, bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde başka insanların zihninde oluşmaktadır.

Geçmişte sadece dış görünüş, kılık kıyafet, saç ve aksesuarlar olarak ele alınan kişisel imaj kavramı artık birçok konuyu içine alan bütünsel bir yaklaşımla değerlendirilmektedir. Kişisel imaj dendiğinde artık kişinin iletişim becerileri, doğru ve etkili konuşması, yönetsel becerileri, hayat amacı ve hedefleri, davranışlarının tutarlılık derecesi gibi konular kişisel imajı oluşturan unsurlar olarak kişisel imaj bileşenleri arasında yer almaktadır.

Bir kişi ile ilgili ilk izlenimimizi ve imajı ile ilgili ilk düşüncelerimizi onun dış görünüşüne bakarak şekillendiririz. Bu ilk izlenimin olumlu olduğunu varsayarsak, sonrasında bu düşüncenin devam edebilmesi ve kişinin iyi bir kişisel imaj algısı yaratabilmesi için dış görünüşün başka unsurlarla desteklenmesi gerektiği de ortaya çıkacaktır. Bu unsurlara güçlü kişilik özellikleri de denebilir.

Kişisel özellikler, sözlü ifadelerle de ortaya konulabilir. Ancak davranışlar her zaman sözlerden çok daha etkilidir. Sözlerin davranışlarla pekiştirilmesi gerekir. Belirli bir imajı kazanmak için o imajı destekleyen ifadelerle konuşmalıyız. Sözlerimizi eylemlerimizle kanıtlamalı, eylemlerimizin bilerek ve isteyerek gerçekleştirdiğimiz alışkanlıklarımız olduğunu ve alışkanlıklarımızın da kişilik yapımızın önemli bir parçasını oluşturduğunu göstermeliyiz.

Kişisel imajın oluşturulması oldukça önemli bir konu olmakla beraber, kişisel imajın dışarıya nasıl ve ne şekilde ifade edildiği, hatta ifade edilip edilemediği de çok önemlidir. Öyle ki imajımızı oluşturacak olumlu özelliklerimizi ifade edemiyor, kendimizle ilgili farklılıkları ortaya koyamıyorsak, kişisel imaj oluşturma çabamız istediğimiz gibi sonuçlanmayabilir. Kişilik özellikleri sonucu daha sakin ve içe dönük birinin, güçlü ve olumlu özelliklerinin fark edilmemesi kişisel imajı için dezavantajlı bir durum olduğu söylenebilir. Çünkü insanlar her zaman içimizdeki cevheri ortaya çıkartmak için çaba sarf etmeyebilir ya da bizi tanıyabilmek için özel bir çaba harcamayabilirler. Günümüz profesyonel iş yaşantısında büyük öneme sahip olan bu konuyu lehimize çevirmek için yapmamız gereken; sahip olduğumuz olumlu özelliklerimizin başkaları tarafından fark edilmesini de sağlamaktır.

Başkalarının zihninde öyle ya da böyle bir imajımız olacak bununla beraber bu imajın ne kadar başarılı ve güçlü olacağı bizim elimizdedir denilebilir. Kişisel imajımızı oluşturmak tamamen bizim sorumluluğumuzdadır. “Kendimize odaklanmalı, sahip olduğumuz kaynaklarımız, içimizden çıkardığımız, geliştirdiğimiz özelliklerimiz ile zihinlerde güçlendirdiğimiz bir konumlandırma ile marka olabiliriz.”

Başarılı bir kariyer için sadece çok çalışmak doğru işleri yapmak değil,  aynı zamanda insanların bizimle ilgili düşüncelerini de yönetebilme becerisine sahip olmak gerekmektedir. Sahip olduğumuz prensipler değerimizi, bu prensipleri istisnasız her zaman uygulayabilmek güvenilirliğimiz arttıracak, farklılıklarımızı ortaya koymak ayırt edilebilirliğimizi sağlayacaktır. Böyleliklekendimize biçtiğiniz değerin başkaları tarafından bilinmesini, anlaşılmasını ve onaylanmasını sağlayabileceğiz.

Kişisel imajın oluşturulması ve olumlu bir imaj için gerek kendi kendimize yapacağımız kendimizi değerlendirme ve geliştirme çabaları, gerekse imaj konusunda özellikle alacağımız bir danışmalık ve koçluk desteği ile bu süreci geliştirebilir ve yönetebiliriz.

Yazar: Yasemin Kaya

* Bu sitede yayınlanan makalelerin sorumluluğu tamamen eser sahiplerindedir. Doğabilecek yükümlülükler Uğur Grubu Şirketleri’ni bağlamaz.