Tükenmişlik Sendromundan Kaçınmanın Yolları

Tükenmişlik Sendromundan Kaçınmanın Yolları

Geleneksel teoriler bize, tükenmişliğin, çok fazla çalışmaktan, ya da aşırı strese maruz kalmaktan kaynaklandığını öğretmiştir. Ancak konu tükenmişlik sendromu ise herkese uyacak bir tanım ve formül yoktur. Neden mi?

Tükenmişlik sendromu ve ondan kaçınmanın 8 yolu

Geleneksel teoriler bize, tükenmişliğin, çok fazla çalışmaktan, ya da aşırı strese maruz kalmaktan kaynaklandığını öğretmiştir. Bu tanım, genel kabul içeren basit bir açıklamadır, halbuki tükenmişlik sendromu, direkt olarak bireyin alışkanlıkları ve olaylara bakış açılarını dikkate alarak değerlendirilmelidir.

Bazı kişileri, günde 96 e-mail cevaplama düşüncesi bunaltmaya yetmez. Kimisi gerçekten yüksek seviyede çalışma baskısına dayanır.

Tükenmişlik sendromu için herkese uyacak bir formül yoktur. Bazı insanlar morali bozuk olduğunda abur cubura yönelirken, bazıları kendini sürekli bir uyku halinde bulur. Tükenmişlikle başa çıkmak, tedavi etmek ve önlemek için en iyi stratejileri maddeler halinde yazdık. Kendi kaçış planınızı yaratmanıza

1. “Hayır” demeye başlayın

Her söylediğiniz “evet”, tabağınıza yeni bir şey daha koyar, sizden ve enerjinizden daha çok şey alır. Demeniz gereken zamanlarda “hayır” demeye başlayın. Çok fazla bilgi ve iş yüklenmek, stresinizi arttırır.

2. Daha fazla motive olabilmek için ara verin

Tükenmiş bir haldeyken, pozitif kalabilmek için yorgunsunuzdur. Bu yüzden negatif düşünceler içinde boğuluyor olabilirsiniz. Bu çok normaldir, üstelemeyin, her şeyden biraz uzak kalın (yabancı gelmiyor değil mi?). Sıranızdan, koltuğunuzdan kalkabilirsiniz, bir kaç dakika nefes alıp vermeye odaklanabilirsiniz, ve sonra onu yok etmeyi düşünmeden olumsuzluğu hissedin. Sonra hareketi duygunun akışına bırakın. Genellikle olumsuz hisler hemen dağılacaktır. Dağılmazlarsa bile anlamlı bir başarıya, bir adım daha yaklaşmış olacaksınız.

3. Hastalığı tedavi edin, belirtilerini değil

Gerçek bir iyileşme için, neden tükendiğinizin arkasında yatan gerçek ve derin meseleleri bulmalısınız.

Belirtilere çok fazla tepki vermektense, bir adım geri çekilin. Yakınmak yerine bunu sıradan bir olay olarak görün ve Sherlock Holmes’ın ipuçlarını çözmesi gibi olayları inceleyin.

Örneğin, kendi kendinize sorun: Aksilikten önce ne oldu? Son dakika müşteri istekleri gibi belirli bir tetikleyici olayla karşılaştım mı? Davranışlarımdaki tersliği ilk ne zaman fark ettim? İş rutinimdeki bazı sürdürülemez süreçler bu olayları mı tetikliyor?

4. Kısa bir mola

Baskıyı azaltmaya yardım etmek için, aksama sürelerinizi, beyninizi yeniden canlandırmak ve daha iyi olmak için programlayın.

Programlama yaparken, derin düşünmek için zamanınızı bölüştürün. Belki kendinize de 1-2 saat kahve içmek veya yürüyüş yapmak için zaman ayırabilirsiniz. Evinizde size ait özel bir kapatma düğmesi olduğunu hayal edin. Sadece geçici bir duraklama sağlamak için her şeyi kapatan bir düğme.

Zihnin karmaşasından kaçmak için derin düşünmekten daha iyi bir yol yoktur. Derin düşünmenin bir çok çeşidi vardır. Bazısı sizin hiçbir şey hakkında düşünmemenizi ve aklınızı tamamen berrak tutmanızı gerektirir. Derin düşünmenin diğer şekli ise, belirli bir şeye odaklanmaktır.

Eğer derin düşünmek istemiyorsanız zihninizi eski bir yol olan uyuyarak da temizleyebilirsiniz. Enerji uzmanı, yazar Tony Schwartz, her gün 20 dakikalık bir şekerleme yapmayı tavsiye ediyor.

5. Mükemmel olmayı bırakın, tatmin olmaya başlayın

Her işi en yüksek düzeye çıkarmak ve çalışmanızın dışında kalan diğer işleri de bir yerlere tıkıştırmaya çalışmak, yorulmanın tanımıdır. Kendinize makul sınırlar koyun ve onlara bağlı kalın.

Sürekli olarak imkansız koşullarda çalışma uğruna aklınızdan, iyiliğinizden, ilişkilerinizden ödün vermek sürdürülebilir değildir. ”Bu iş yapılana kadar ayakta kalacağım” demek yerine “X zamanına kadar çalışacağım ve sonra bırakacağım.” deyin. Yeterince uyumak, düzenli egzersiz yapmak, üretken bir kariyeriniz olması açısından önemlidir.

6. Gelişiminizi her gün takip edin

Sadece günden güne ortaya bir sonuç çıkmasını beklemeyin. Orta vadede kendinize hedefler koyun, ve bu hedeflerinizin neresinde olduğunuzu belirli aralıklarla takip edin.

Projenin veya işin erken dönemlerinde gelecek olumsuz geri bildirimlerin, motivasyonunuzu bozmasına izin vermeyin. Gelen eleştirilerin bir kısmı yapıcı olmaktan çok uzaktır. Size en iyi geri bildirimi yine siz verebilirsiniz. Hedeflerinizin gerisinde olduğunuzu düşünüyorsanız, bunun sebebini araştırın, ve çözmeye çalışın.

7. Tebdil-i mekanda ferahlık vardır

Girişimciler ya da serbest çalışanlar tükenmeye daha çok meyillidirler. Joel Runyon, başarılı olmak için, kendine aralar sağlamak ve zamanını etkili kullanmak için işlerini yerlerine göre gruplandırır :

Kendinizi bilgisayarda çalışmak için saatlerce oturup hiçbir şey yapmadan bulabilirsiniz. Her gününüzü geride kalmış hissiyle bitirirsiniz. Yapacaklar listesinin altında ezilmişsinizdir. Yarının gelecek olmasının korkusu vardır. Ve bu durum size asıl işinizden daha fazla yük verir.

Bugün yapmaya ihtiyacınızın olduğu şeylerin listesini yapın. Yapabildiğiniz kadar özelleştirin. Sonra, 2 bölüme ayırın:

  • 1. Adım: Masanın başına geçin.
  • 2. Adım: Belirli bir iş üzerinde çalışmaya başlayın. Birini bitirdiğinizde kalkın ve yer değiştirin. Sekmeyi kapatın, çantanızı toplayın, ve fiziksel olarak başka bir yere geçin. Yapabiliyorsanız yürüyün ya da bisikletle yer değiştirin. Yeni yere geçtiğinizde yeni bir işe, yeniden odaklanın.

Gün içinde yapmanız gereken her şeyi bitirdiğinizde çalışmayı bitirmiş olursunuz. Rahatlayın geriye yaslanın ve hayatınızın tadını çıkarın. Eve iş getirmeyin, çünkü bu sizin daha fazla iş yapmanızı sağlamayacak, aslında sizi yıpratacaktır

8. Gelecek hakkında olumsuz düşünmeyi bırakın

Klinik olmayan gerginliği “Başarısızlığı önceden deneyimleme” olarak tanımlarız. Henüz gerçekleşmemiz bir gelecekle uğraşmakla meşgulseniz ve olası en kötü sonuçları düşünüyorsanız, hiç şüphesiz ki, o işi başarmakta zorluk yaşayacaksınız. Yaşadığınız ana odaklanın.

Bir işi tek seferde yapmak yorucu olabilir, ve dinlenmek için size az zaman bırakabilir. Yapacak işlerinizi son teslim tarihine göre bölmek, büyük bir projenin üstesinden gelmenin en verimli yoludur.

Son teslim tarihiyle ilgili sıkıntı, genel olarak onları sıkıcı birer stres unsuru olarak görmemizdir. Ancak, başka bir bakış açısından, son teslim tarihi, herhangi bir proje için çok faydalı bir şey olarak görülebilir. Bir projenin tamamlanması için verilen bir son teslim tarihi olmazsa, siz ya da takımınız odaklanmayı kaybeder.

Kaynak: www.peneplen.com

* Bu sitede yayınlanan makalelerin sorumluluğu tamamen eser sahiplerindedir. Doğabilecek yükümlülükler Uğur Grubu Şirketleri’ni bağlamaz