Aristoteles’e Göre Yalnızlıkla Baş Etmenin Yolları

Aristoteles’e Göre Yalnızlıkla Baş Etmenin Yolları

Sanmayın ki yalnızlık modern zamanların bir icadı. İlk insandan bu yana yalnızlığımızla baş etmeye çalışıyoruz. Peki bu mümkün mü? Aristoteles’e göre bu soruya evet demek mümkün olabilir. Aristoteles, “Sevmek ve Sevilmek” başlıklı yazısında yalnızlıkla başa çıkmanın ve kendimizi daha sevilir hale getirmenin bir kaç yolunu göstermiş…

Aristoteles’e göre yalnızlıkla baş etmenin yolları: Sevmenin ve sevilmenin erdemi

Bir kaynağa göre Amerikalıların beşte biri uzun süreli yalnızlıktan muzdarip. Bu istatistik oldukça üzücü. Peki ya onlar için bu durumdan kurtulmanın bir yolu var mıdır?

Aristoteles’e göre bu soruya evet demek mümkün olabilir. Nikomakhos’a Etik adlı ünlü eserinde arkadaşlık, dostluk ve aşk kavramlarını inceleyen Aristoteles, “Sevmek ve Sevilmek” başlıklı yazısında yalnızlıkla başa çıkmanın ve kendimizi daha sevilir hale getirmenin bir kaç yolunu göstermiş.

1.  Övgüler yağdırmaktan kaçının

Birçok insanın sevgisini iltifatlara boğarak göstermeyi etkileyici bir yol zannetmesi geçici bir rahatlamadan ibarettir. Aşırı övgü bir yerde hayal kırıklığı, tatmin etmeyen bir arkadaşlık ve gelecekteki muhtemel yalnızlık ile son bulur.

”Birçok insan, onurlandırılma arzusuyla birini sevmekten ziyade biri tarafından sevilmeyi ister ve bu nedenledir ki birçok kişi iltifat duymaya bayılır. Sürekli iltifat eden biri değersiz bir arkadaştır ya da arkadaş gibi davranan biridir. Sevilmek, takdir görmeye benzer ve çoğu insan takdir görmek için çaba sarf eder.”

2. Başkalarını sevin

Eski bir atasözü: “Dostun olması için önce senin dost olman lazım”. Klişe bir ifade gibi dursa da Aristoteles’e göre hiçbir söz gerçeği bu kadar iyi anlatamazdı. Ona göre çıkarsız bir dostluk ve aşkın temelinde herhangi bir karşılık beklemeden başkalarının menfaatlerini gözetme düşüncesi yatar. Kim böyle davranırsa o kişi gerçekten sevilir.

Aristoteles bunu şu şekilde anlatır; dostluğun sırrı, sevilmekten çok sevmekte yatıyor gibi görünür. Bunun bir örneğini annelerin çocuklarına duyduğu sevgiden aldıkları hazda görebiliriz. Bazı anneler çocuklarını büyütmesi için bir başkasına verir ve çocuk gerçek annesini tanımaz. Bu sebeple de anne, çocuğundan kendi sevgisine karşılık vermesini beklemez. Annenin sevgisi karşılık bulmasa bile o, çocuğunu sever. Bunun sebebi de bir annenin, sevgisine karşılık sevilme beklentisi taşımamasıdır.

3. Doğru olanı yapın ve başkalarını yanlış yapmamaya teşvik edin

Aristotales’e göre zayıf karakterli kişilerin dostlukları geçicidir. Kolay arkadaş olurlar ve kolaylıkla da hayatlarından çıkarırlar arkadaşlarını. Erdemli insanlar ise sağlam ve uzun ömürlü dostluklar kurar, çünkü onlar doğru olanı yapmak ve dostlarını da doğru olana teşvik etmek için çaba gösterir.

“İyi karakterli insanlar ne yanlış yapar ne de dostlarının yanlış yapmasına izin verir,” der Aristoteles. Kötü karakterli insanlar ise tutarsızlık içindedir. Onlar kendileri gibi kalmayı bile sürdüremezler, sadece kısa bir zaman diliminde dost olurlar ve birbirlerinin kötülükleriyle eğlenirler.


 

* Bu sitede yayınlanan makalelerin sorumluluğu tamamen eser sahiplerindedir. Doğabilecek yükümlülükler Uğur Grubu Şirketleri’ni bağlamaz.